Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 İslam Büyüklerinin Namazları

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Admin
Admin
Admin



Mesaj Sayısı : 226
Kayıt tarihi : 29/08/08

İslam Büyüklerinin Namazları Empty
MesajKonu: İslam Büyüklerinin Namazları   İslam Büyüklerinin Namazları Icon_minitimePerş. Ekim 02, 2008 3:44 pm



İslam Büyüklerinin Namazları



İslam Büyüklerinin Namazları Turk_Prays

- Meşhur İslam büyüklerinden Üveys el-Karani bazen rükû sırasında bütün
gece öyle kalırdı. Bazen de secdede kalır bütün geceyi öylece geçirirdi.
- Amir Bin Abdullah (r.a) namaz kılarken ev halkının konuşması şöyle
dursun davul sesi olsa haberi olmazdı. Kendisine; namazda neyin farkına
varırsın diyen birine şöyle dedi: Evet benim bir gün Allah'ın huzuruna
çıkacağımdan cennet yada cehennem birine gideceğimden haberim olur. Ben
bunu sormak istemedim.
Bizim sözlerimizin hangisinden haberin olur demek istedim. Diyen o
kişiye Namazda sizin söz ve hareketlerinizin farkına varmaktansa
vücuduma ok saplanmasını tercih ederim. - Zeynel Abidin (r.a) Hazretleri
de Her gün yüzlerce rekat namaz kılarlardı. Teheccüt Namazını seferde
olmadığı durumda asla bırakmazlardı. Abdest alırken yüzü sararır, namaz
kılmak üzere ayağa kalkınca ayakları titrerdi. Sebebini sorana: Kimin
huzuruna durduğumdan haberin yok mu? diye cevap verdi. Bir gün namaz
kılarken evinde yangın çıktı. O namaza devam ediyordu. Daha sonra
hadiseyi anlatanlara, " Ahiret yangını bana evimin yangınını unutturdu
da haberim olmadı " dedi.
Büyük zahitlerden Hâtem-i Esam -kuddise sirruh- Asım Bin Yusuf'u
ziyarete gitmişti. Asım ona:
"- Ey Hâtem! Namazını güzel kılar mısın?"diye sordu. Hâtem:
"- Evet buyurdu. Asım nasıl kıldığını sordu. Hâtem -kuddise sirruh-
dedi ki:
"- Namaz vakti yaklaştığı zaman, Abdest azalarımı tam yıkayarak
güzelce abdest alırım. Sonra gelir namaz kılacağım yere dikilirim. Bütün
azalarımın sükunet bulmasını beklerim. Kabe'yi iki kaş arasında, makamı
sadrımda, Allah Teala'yı üzerimde kabul ederim. O, kalbimde ne varsa
bilmektedir. sonra ayaklarımı sırat üzerinde, cenneti sağımda, cehennemi
solumda, ölüm meleğini de arkamda farz ederim. Ve bu namazıma son
namazıma son namazımmış gibi niyet ederim. sonra ihsan üzere yani
Allah'ı görürcesine bir tekbir alırım. Kıraatimi tefekkürle, rükûu
tevazuyla, sücudu tazarru ile yaparım. Bunları tam yapmış olarak
otururum. Reca üzere teşehhüd ederim, sünnet üzere selam veririm, sonra
bu namazımı ihlasla tamamlarım. sonra havf ve reca (korku ve ümit)
arasında yaşarım. Namazımı böyle kılmaya sabırla devam ederim."
Bunları dikkatle dinleyen Asım dedi ki:
"- Ey Hâtem! Sen her zaman namazını böyle mi kılarsın? Hâtem -k.s.- :

"Evet otuz senedir böyle kılarım." dedi. Bu cevabı üzerine Asım
ağladı ve dedi ki:
"Ben şimdiye kadar hiçbir namazımı böyle kılmadım." (Ebü'l Leys
Semerkandi, Gafletten Kurtuluş, c. 2 s 772)
Ebü'l Cüveyriye (r.a.) anlatıyor:
"Ben, Ebû Hanife'ye tam altı ay hiç ayrılmadan arkadaşlık ettim. Bir
gece olsun uzandığını görmedim."
Süfyan-ı Sevri derdi ki: "Ben, Ebû Hanife'den daha fazla ibadete
düşkün, kimse görmedim." (İmam-ı Şarani, İslam Büyüklerinin Örnek Ahlakı
ve Hikmetli sözler, s. 111)
Cüneyd-i Bağdadi kuddise sirruh, kırk yıl yatsı abdestiyle sabah
namazını kıldı. Namazda gece o kadar ayakta dururdu ki ayakları şişerdi.

Veysel Karani Hazretleri kendini bildi bileli ömrü içinde bir gece
yatıp uyumamıştır. Bir geceye, "bu gece leyle-i sücud" der, sabaha kadar
secde ile geceyi ihya ederdi. Diğer bir geceye de "bu gece leyle-i
kıyam" der, sabaha kadar ayakta ibadetle geceyi ihya ederdi. Bir gün:

"Namazda hûşu nedir? " diye soran bir zâta:
"Namaza durduğunda, biri keskin bir kılıçla sırtına vursa, kılıcın
ucu göğsünden çıksa, yine hiçbir acı duymamandır." diye cevap vermişti.

Amr İbn-i Zer'in elinde bir hastalık hasıl olmuştu. Tabipler elinin
kesilmesi gerektiğini söylediler. O da;
"-Kesin" dedi. Tabipler;
"-Seni iple bağlayıp öyle kesebiliriz." deyince Amr İbn-i Zer:
"-Buna lüzum yok, ben namaza durunca rahatlıkla kesebiliriniz." dedi.
Amr İbn-i Zer namaza durunca elini kestiler. O, bunu hissetmedi bile!
(İmam-ı Gazali, İlahi Nizam, s. 89)
İbni şirin hazretleri namaza durduğunda sapsarı kesilir bayılacak
gibi bir hale girerdi. Diyor ki:
"-Bana, cennete gitmekle iki rekat namaz kılmaktan birini tercih et,
deseler, iki rekat namaz kılmayı tercih ederim. Çünkü cennete gitmek
benim hoşnut olmam içindir. Namaz ise, Rabbimin hoşnut olması içindir."

Abdullah bin Abbas -radıyallahü anhüma- her gün bin kere secde
ederdi. Kendisine çok secde ettiği için "seccâd" denilirdi.
Ömer bin Abdulaziz de, tevazudan kuru yerde namaz kılar ve toprağa
secde ederdi.
Kaynak: Osman ERSAN, Gözümün Nûru Namaz, Erkam Yayınları.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://sinemax.yetkin-forum.com
 
İslam Büyüklerinin Namazları
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: İslami Konular :: Dini Bilgiler-
Buraya geçin: